İş Hukuku

Davacının Tüm Temyiz Sebeplerinin Reddi Sebebiyle Bozma Sonrası Davalı Aleyhe Ağırlaştırıcı Hüküm Kurulamayacağı Hk.

T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi

ESAS NO : 2021/3789
KARAR NO : 2021/8034

DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

Davacı İsteminin Özeti

Davacı vekili, müvekkili davacının 24.01.2007-07.05.2013 tarihleri arasında davalı şirkete ait işyerinde şoför olarak çalıştığını, iş yoğunluğuna göre fazla mesai yapıldığını, resmi tatillerin tamamında ve dini bayramların ilk iki günü haricinde çalıştığını, ancak yasal karşılıkları ödenmediği için 07.05.2013 tarihininde keşide ettiği ihtarname ile iş akdini haklı nedenlerle feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı Cevabının Özeti:

Davalı vekili, zamanaşımı itirazında bulunarak, davacının davalı şirkette plasiyer şoför olarak görev yaptığını ve faaliyetlerini kendi inisiyatifinde sürdürdüğü için mesai saatlerini de kendisinin belirlediğini, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını ispat etmesi gerektiğini, tüm yıllık izinlerini kullandığını beyanla davanın reddini savunmuştur.

Mahkeme Kararının Özeti:

Davanın kabulü hakında verilen 17.03.2015 tarihli ilk karar Dairemizin 24.05.2018 gün ve 2015/19047 esas, 2018/11721 karar sayılı ilamında yazılı gerekçelerle bozulmuş, Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Temyiz Başvurusu:

Karar, davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir

Gerekçe:

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.

2-Davanın kabulüne ilişkin 17.03.2015 tarihli ilk hükme yönelik davacı ve davalı vekilleri tarafından ayrı ayrı temyiz başvurusunda bulunulduğu, Dairemizin 2015/19047 esas, 2018/11721 karar sayılı ilamı ile davacının tüm temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, davalı tarafın temyiz sebeplerine hasren yapılan incelemede hükmün davalı lehine bozulduğu ve Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Bozma kararına uymuş olan mahkemenin bozma gereklerini yerine getirmesi usuli bir zorunluluktur. Bu müesseseye “usuli müktesep hak” veya “usule ilişkin kazanılmış hak” denir. Bir başka ifadeyle, Mahkemece, Yargıtay bozma ilamına uyulmasıyla, bozma doğrultusunda taraflar yararına usuli kazanılmış hak doğar. Mahkeme, hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan bölümleri hakkında yeni bir hüküm kuramaz. “Usuli Müktesep Hak”, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay İçtihatları ile kabul edilmiş, usul hukukunun ana ilkelerindendir ve kamu düzeni ile ilgilidir.

Somut olayda; Mahkemece kurulan ilk hüküm, davalı tarafın temyiz başvurusu kabul edilerek yapılan inceleme sonucu bozulmuş olup, bozma ilamına uyulmasına karar verildiğinden davalı lehine usuli kazanılmış hak oluşmuştur. Bu nedenle, bozma sonrası kurulacak hükümde davalı aleyhine karar verilemeyeceğinden, davacının fazla mesai alacak talebinin bozma öncesinde olduğu gibi 11.322,08 TL olarak hüküm altına alınması gerekirken, usuli kazanılmış hak ihlal edilerek 27.387,68 TL fazla mesai ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan bozmayı gerektirmiştir.

Sonuç:

Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 13.04.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bir Cevap Yazın