İcra ve İflas Hukuku

İlama Dayalı Fazla Ödemenin İadesinde Faiz Başlangıç Tarihi

T.C.
Yargıtay
3. Hukuk Dairesi

EsasNo:2013/2364
KararNo:2013/4481
K.Tarihi:14.3.2013

Özet:

Ancak, somut olayda davalı ilama dayalı olarak alacağı tahsil etmiş, ilam Yargıtay tarafından bozulmakla bozma uyarınca verilen ikinci kararla alacak yeniden belirlenmiş, yeni kararın kesinleşmesi üzerine davacının fazla ödediği saptanmıştır. Bu tarih itibarıyla davacı alacağı muaccel hale gelmiştir (İİK.md.40). O nedenle alacağa bu tarih itibarıyla faiz başlatılması gerekirken ödeme tarihinden itibaren faiz yürütülmesi usul ve yasaya uygun görülmemiştir….

Ayrıca, alacağın varlığı ve miktarı mahkemece bilirkişi incelemesi ve yargılama sonucu belirlendiği halde likit kabul edilerek İİK.nun 67. maddesi uyarınca inkar tazminatına hükmedilmesi de doğru görülmemiştir….

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. …

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Dava dilekçesinde 5.351,66 TL alacak için itirazın iptali, inkar tazminatının masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

YARGITAY KARARI
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili; taraflar arasında … Sulh Hukuk Mahkemesinde 2007/1104 Esas- 2007/1272 Karar numarası ile görülerek hükme bağlanmış olan alacak davasının kabulü nedeniyle müvekkilinin davalı …, …1.icra Müdürlüğü’nün 2008/1180 Esas sayılı dosyasında ilam borcu olarak 7.852,00-TL‘yi 9.03.2008 tarihinde ödediğini, ilamın Yargıtay tarafından bozulması üzerine davanın kısmen kabul edildiğini, 4.218,00-TL fazla işlemiş faizi ile birlikte ödenmenin itirdaden tahsili amacıyla 2011/2029 Esas sayılı dosya ile icra takibine geçildiğini, ancak borçlunun takibe itiraz ederek takibi durdurduğunu, haksız olan itirazının iptali ile takibin devamına %40’dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; haksız davanın reddine karar verilmesini istediğini beyan etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile itirazın iptaline, inkar tazminatının tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak, somut olayda davalı ilama dayalı olarak alacağı tahsil etmiş, ilam Yargıtay tarafından bozulmakla bozma uyarınca verilen ikinci kararla alacak yeniden belirlenmiş, yeni kararın kesinleşmesi üzerine davacının fazla ödediği saptanmıştır. Bu tarih itibarıyla davacı alacağı muaccel hale gelmiştir (İİK.md.40). O nedenle alacağa bu tarih itibarıyla faiz başlatılması gerekirken ödeme tarihinden itibaren faiz yürütülmesi usul ve yasaya uygun görülmemiştir.

Ayrıca, alacağın varlığı ve miktarı mahkemece bilirkişi incelemesi ve yargılama sonucu belirlendiği halde likit kabul edilerek İİK.nun 67. maddesi uyarınca inkar tazminatına hükmedilmesi de doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Bir Cevap Yazın