Ceza HukukuHUKUKYargıtay Kararları

Okulda İntihar – Etüt saati ve Etüt Arasında Gözetim Altında Tutmama – İhmali Davranışla Görevi Kötüye Kullanma Suçu

T.C.
Yargıtay
12. Ceza Dairesi  

Esas No.         : 2014/19570
Karar No.      : 2015/9640

“İçtihat Metni”

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin, hükmedilen cezanın adli para cezasından ibaret olması nedeniyle hükmün niteliğine göre koşulları bulunmadığından, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 318 ve 5271 sayılı CMK’nın 299. maddeleri gereğince reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
…..Lisesi’nde kimya öğretmeni olan ve aynı zamanda çalıştığı lisenin son katındaki pansiyonda olay gecesi nöbetçi belletici olarak da görevlendirilen sanığın, akşam vakti saat 19:00 sıralarında pansiyonun bir alt katındaki etüt salonu olarak kullanılan 10/A ve 11/B sınıflarında ders çalışmak üzere lise son sınıf öğrencisi olan pansiyon başkanı tarafından toplanan ve etüt salonunda yoklaması yapılan öğrencileri kapıdan kontrol ettikten sonra odasına çekildiği, pansiyonda kalmakta olan 17 yaşındaki lise öğrencisi …’ın da etüt başladıktan kısa süre sonra çalıştığı salonun sorumlusundan üst kattaki pansiyondan kalem almak için izin isteyerek etütten ayrıldığı ve bir daha etüte uğramadığı, iki bölümden oluşan etüt süresinin sonlanmasından sonra aynı pansiyonda kalmakta olan kardeşi ve amcasının oğlunun …’ye ulaşamaması üzerine aramaya başladıkları, bir süre aradıktan sonra bulamayınca durumdan sanığı ve diğer bir kısım öğrencileri de haberdar ettikleri, hep birlikte aramaya devam ettikleri, ölene telefon aracılıyla da ulaşmaya çalıştıkları ancak cevap alamadıkları, bir süre bu şekilde aradıkları ve telefon sesinin dışardan geldiğinin farkedilmesi üzerine, ölenin okulun bahçe kısmında, duvar kenarında, beton zeminde baş kısmından kan aktığı halde yerde yatar şekilde bulunduğu, ölenle ilgili … Kurumu Başkanlığınca düzenlenen 22.12.2011 tarihli toksoloji raporuna göre kanında 94 mg/dl etil alkol ve 66 ng/ml esrar metobolidi tespit edildiği, ölenin etüt saatinde ders çalıştıkları katta bulunan ve düşmüş olabileceğinin değerlendirildiği zeminden 7,5 metre yükseklikteki pencereye ait boş sınıfta her hangi bir dağınıklık ve kapısında zorlama izleri tespit edilemediği, kavga ya da düşürülme emarelerine rastlanmadığı, etüt süresince kimsenin bir gürültü duymadığı, dinlenen tanıklardan büyük çoğunluğunun ölenin kurban bayramından sonra (yani yaklaşık 10 gündür) durgunlaştığı, o tarihten beri içine kapanık ve düşünceli hali olduğu yönünde beyanda bulundukları, yaşı ve öğrenimi itibarıyla yetişkin olan, öğretmenleri, ailesi ve öğrencilerin büyük çoğunluğu tarafından alkol ve sigara kullanımı olmadığı beyan edilen, derslere katılımı normal olan ölenin boş sınıftaki bir pencereden düşmesi ya da intihar etmiş olma olasılığının ağır bastığı olayda, etüt sırasında ve etüt arasında öğrencileri yeterince gözetimi altında tutmadığı anlaşılan sanığın eyleminin ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçu kapsamında değerlendirilmesi suretiyle TCK’nın 257/2. maddesi gereğince mahkumiyetine karar verilmesi yerine yazılı şekilde gerçekleşen netice ile illiyet bağı kurularak taksirle öldürme suçundan mahkumiyetine karar verilmesi, İsabetsiz olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 03.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bir Cevap Yazın