Sigorta ve Tazminat Hukuku

Trafik Kazası Neticesinde Kazanç Kaybının İspatı hk.

T.C.
Yargıtay
17. Hukuk Dairesi        

Esas No. : 2012/14838
Karar No. : 2013/1492

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı … Uçar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, davalıların maliki, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın, müvekkiline ait araca çarparak hasarlanmasına sebebiyet verdiğini, davalı sürücü … ‘ın kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğunu, hasar bedelinin mahkeme aracılığıyla tespit edildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, hasar bedeli ve iş kaybı bedeli olmak üzere toplam 3.500,00- TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili, kazaya neden olan karşı aracın kaza tarihi itibariyle müvekkili şirket nezdinde her hangi bir poliçesi bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … vekili, davanın reddini savunmuştur.
Dahili davalılar davaya cevap vermemişlerdir.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile 2.522,00-TL hasar bedeli tazminatın davalı … ve dahili davalılardan
alınarak davacıya verilmesine, davalı …Ş Yönünden davanın husumetten reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1- Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı … vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2- Davacının temyiz itirazlarına gelince;
Dava, maddi hasarlı trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
a) Dava dilekçesinde, … davalı olarak gösterilmiş ancak yargılama aşamasında davalının ölü olduğunun farkedilmesi üzerine davacı vekili tarafından 18.03.2011 tarihli dilekçe ile davalının mirasçılarının dahili davalı olarak yargılama aşamasına talep edilmiş; mahkemece talep kabul edilip dahili davalılara dava dilekçesi tebliği sağlanmıştır. Davalı … 10.02.2007 tarihinde vefat etmiş olup, dava 05.11.2010 tarihinde açılmıştır. Dava tarihinden önce ölmüş olan kişiye karşı dava açılmış olması halinde, mahkemenin kendiliğinden, davalının taraf ehliyetinin bulunmadığını öğrenmesi üzerine davayı, dava şartı bulunmadığından reddetmesi gerekirken davalı … mirasçılarına karşı yargılamaya devam olunarak davanın esastan karar verilmesi doğru görülmemiştir.

b) 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 95. maddesi hükmü “Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez.” şeklindedir. Davacının aracı ile trafik kazasına karışan karşı aracın trafik sigortacısı davalı …Ş olup, poliçenin başlangıç ve bitim tarihinin kaza tarihini kapsaması nedeniyle, davalı … AŞ.’nin poliçenin mebdeinden iptal olduğu iddası zarar gören davacıya karşı ileri sürülemeyeceğinden, davalı … şirketinin hasardan sorumlu olduğu yönünde karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

c)
Davacı vekili trafik kazası sebebiyle hasar gören aracın onarım süresince çalıştırılmaması sebebiyle oluşan “kazanç kaybı”nı da talep etmiştir.

Bir şeyin kısmen hasar görmesi halinde, kullanılamamasından doğacak zararlar sorumlu kişiden talep edilebilir. Motorlu araç zarar görmüş ise, aracın kullanış amacına göre araçtan mahrumiyet zararı belirlenmelidir.

Medeni Kanunu’nun 6. maddesine göre, herkes iddiasını ispat etmek zorundadır. Mahkemece, davacının araç mahrumiyeti nedeniyle kazanç kaybına ilişkin delilleri sorulmalı, ne iş yaptığı belirlenmeli, evi ile işyeri arasındaki uzaklık dikkate alınmalı, aracı ile gidip gelmesi halinde yapacağı zorunlu giderler (yakıt gideri gibi) belirlenecek zararından indirilmelidir. Açıklanan konularda gerektiğinde bilirkişiden rapor (veya ek rapor) alınmalıdır. Araç mahrumiyetine ilişkin delil sunulamaması halinde BK’nın 42. maddesi uyarınca mahkemece hakkaniyete uygun bir bedel tayin ve takdir edilmeli, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile davacının kazanç kaybı talebinin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.

d) Kabule göre de, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık asgari ücret tarifesinin 12/2 maddesi uyarınca asıl alacak miktarı 3.333,33 TL’ye kadar olan davalarda avukatlık ücretinin, tarifenin ikinci kısmının, ikinci bölümünde, icra mahkemelerinde takip edilen davalar için öngörülen maktu ücret olduğu ön görülmüştür. Somut olayda farklı gerekçe ile davalı … Uçar vekili ve Hür Sigorta Aş. vekili yönünden davanın reddine karar verilmiş olması nedeniyle davalılar yararına ayrı ayrı 400,00- TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken davalılar yararına ayrı ayrı 600,00-TL vekalet ücretine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
e) Davacı vekili tarafından, hasar bedelinin mahkeme aracılığıyla tespit edildiğinin dava dilekçesinde belirtildiği ve mahkeme masraflarının talep edilmiş olmasına rağmen ve tespit dosyası mahkeme masrafları hakkında karar verilmemiş olması da doğru görülmemiştir.


SONUÇ: Yukarıda (1) no.lu bentte açıklanan nedenle, davalı … Uçar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2/a, b, c, d, e) no.lu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu davacı yararına BOZULMASINA, ve aşağıda dökümü yazılı 134,28 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı …’dan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 13.2.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Bir Cevap Yazın